Fragman Alttadır
Filmin Süresi: 132 dakika
IMDB notu: 7.9
Rotten Tomatoes sitesinde eleştirilerin %87' si olumlu
X-Men Birinci Sınıf ile X-Men serisinin köklerine iniyor ve ana karakterlerin geçmişlerini öğreniyoruz. Yönetmen Kick-Ass filminden de tanıdığımız Matthew Vaughn X-Men' in köklerine inmekte de başarılı bir iş çıkarmış. Film 1962' de soğuk savaş sırasında geçiyor. Benim de her zaman aklımda bulunan gerçekten de süper kahramanlar var mı ve dünyadaki önemli olaylarda belli etmeden rol oynamışlar mıdır sorusunu aklıma getiriyor. Bu sorunun cevabı hayır ancak yine de böyle konuları filmlerde görmek oldukça hoş.
Film bir nazi kampında başlıyor, genç yaştaki Erik annesinin elinden alınmasından sonra Erik'in öfkesiyle demirleri kontrol edebildiği ortaya çıkıyor. Erik' ğin yaşadığı trajedide başrol ise Sebastian Shaw (Kevin Bacon) Erik büyüdüğünde ise Magneto oluyor. Erik' i Inglourious Basterds' dan tanıdığımız İrlandalı aktör Michael Fassbender canlandırıyor ve çok da iyi bir iş çıkardığını söyleyebiliriz. Bir başka iyi çıkaran oyuncu ise Raven/Mystique rolünde Jennifer Lawrence. Jennifer Lawrence' ın genç yaşına rağmen filmde Oscar' a aday olan tek kişi olması ise ilginç.
İngiltere' de ise genç profesör Charles Xavier' la karşılaşıyoruz. Diğer mutantlara kıyasla dış görünüşünde hiçbir değişilik olmayan ancak insanların beynini okuyabilen, yönlendirebilen ve telepati kurabilen Charles mutantlar ile insanların bir arada yaşayabileceği umudunda.
CIA ajanı Moira (Rose Byrne) Shaw'ı durdurmak için Charles Xavier' dan yardım ister. Charles' da yardım etmeyi seve seve kabul eder ve CIA himayesi altına girip Shaw ve arkadaşlarıyla başa çıkmak için kendine mutant arkadaşlar toplar. CIA için çalışan mutant takımında Erik de vardır ancak onun için barış hiç bir zaman bir seçenek olmamıştır.
Filmin son sahneleri Soğuk Savaş sırasında geçen Küba Füze krizini mutantların bakış açısından ele alıyor. X-Men tamamiyle eğlenceli ve gitmeye pişman olmayacağınız bir film gibi gözüküyor. Tabii benim bakış açımdan, sizin görüşünüz farklı olabilir. Oyuncular ikna edici, görsel efektler güzel, müzikler görkemli. Her ne kadar mükemmel olmasa da 2011 yazının en eğlenceli ve iyi filmlerinden biri.
Filmin Süresi: 132 dakika
IMDB notu: 7.9
Rotten Tomatoes sitesinde eleştirilerin %87' si olumlu
X-Men Birinci Sınıf ile X-Men serisinin köklerine iniyor ve ana karakterlerin geçmişlerini öğreniyoruz. Yönetmen Kick-Ass filminden de tanıdığımız Matthew Vaughn X-Men' in köklerine inmekte de başarılı bir iş çıkarmış. Film 1962' de soğuk savaş sırasında geçiyor. Benim de her zaman aklımda bulunan gerçekten de süper kahramanlar var mı ve dünyadaki önemli olaylarda belli etmeden rol oynamışlar mıdır sorusunu aklıma getiriyor. Bu sorunun cevabı hayır ancak yine de böyle konuları filmlerde görmek oldukça hoş.
Film bir nazi kampında başlıyor, genç yaştaki Erik annesinin elinden alınmasından sonra Erik'in öfkesiyle demirleri kontrol edebildiği ortaya çıkıyor. Erik' ğin yaşadığı trajedide başrol ise Sebastian Shaw (Kevin Bacon) Erik büyüdüğünde ise Magneto oluyor. Erik' i Inglourious Basterds' dan tanıdığımız İrlandalı aktör Michael Fassbender canlandırıyor ve çok da iyi bir iş çıkardığını söyleyebiliriz. Bir başka iyi çıkaran oyuncu ise Raven/Mystique rolünde Jennifer Lawrence. Jennifer Lawrence' ın genç yaşına rağmen filmde Oscar' a aday olan tek kişi olması ise ilginç.
İngiltere' de ise genç profesör Charles Xavier' la karşılaşıyoruz. Diğer mutantlara kıyasla dış görünüşünde hiçbir değişilik olmayan ancak insanların beynini okuyabilen, yönlendirebilen ve telepati kurabilen Charles mutantlar ile insanların bir arada yaşayabileceği umudunda.
CIA ajanı Moira (Rose Byrne) Shaw'ı durdurmak için Charles Xavier' dan yardım ister. Charles' da yardım etmeyi seve seve kabul eder ve CIA himayesi altına girip Shaw ve arkadaşlarıyla başa çıkmak için kendine mutant arkadaşlar toplar. CIA için çalışan mutant takımında Erik de vardır ancak onun için barış hiç bir zaman bir seçenek olmamıştır.
Filmin son sahneleri Soğuk Savaş sırasında geçen Küba Füze krizini mutantların bakış açısından ele alıyor. X-Men tamamiyle eğlenceli ve gitmeye pişman olmayacağınız bir film gibi gözüküyor. Tabii benim bakış açımdan, sizin görüşünüz farklı olabilir. Oyuncular ikna edici, görsel efektler güzel, müzikler görkemli. Her ne kadar mükemmel olmasa da 2011 yazının en eğlenceli ve iyi filmlerinden biri.
™ & © Marvel & Subs.
Yorumlar
Yorum Gönder