Yönetmen: Steve Knight
Oyuncular: Tom Hardy
İmdb: 7,1
Rottentomatoes: %89
Filmegitmedenönce: 7,5
Fragman sayfanın altındadır
Duygularınızı bir kenara bırakın, bu sorumluluklar hakkında bir film.
Eastern Promises, Dirty Pretty Things ve son olarak Jason Statham’ın başrolünde bulunduğu Hummingbird filmleri ile tanınan Steven Knight, Locke ile karşımıza çıkıyor. Locke vizyona girdiği zaman ülkemizde dikkat çekmese de film festivallerinde büyük ilgi uyandırdı.
Bir inşaat şirketinde başarılı kariyeri olan, Ivan Locke bir telefon ile hayatını değiştirmek üzere bir yolculuğa çıkıyor. İki nokta arasında Ivan Locke’nin hayatına 85 dakika boyunca misafir oluyoruz. Bu 85 dakika boyunca Ivan’ın aile ve iş hayatı bir daha eski haline dönmemek üzere değişiyor.
Steven Knight yazarlık konusunda çok başarılı olmasına rağmen ilk yönetmenlik tecrübesini
Hummingbird ile edinmiştir. Hem yazarlığını hem de yönetmenliğini üstlendiği Locke ise önceki çalışmalarından çok daha farklı. Aksiyon/ Gerilim konusunda ustalaşmış olan Steven Knight, farklı bir bakış açısı ile insanların günlük hayatında yaşayabilecekleri gerilimi beyazperdeye yansıtıyor .
Filmi herhangi bir beklentim olmadan ve film hakkında herhangi bir yazı okumadan izledim. Ivan Locke arabasına bindiği anda hayatına adım attım. Filmle ilgili bilinmesi gerekenlerden biri de, diğer oyuncuların hiçbirini film boyunca görmüyoruz, Ivan ile yaptıkları telefon konuşmaları sayesinde seslerini duyabiliyor ve kişilikleri hakkında ufak bir bilgi sahibi oluyoruz.
Filmin ilk yarısı boyunca sadece karakterimiz Ivan’ın önemli bir işini yarıda bırakıp bir yolculuğa çıktığını görüyoruz. Bir sonraki gün çalıştığı inşaat şirketinin bir yapının temelini kazacağını ve tüm sorumluluğun Ivan’ın üstünde olduğuna şait oluyoruz. İş arkadaşları ile yaptığı konuşmalar sayesinde yarım kalan işini toparlamaya çalışıyor. Fakat hangi yolculuğun bu kadar önemli olduğunu anlayamıyorsunuz. Çünkü bu süre içinde ailesine ulaşamayıp akşam eve dönmeyeceğini haber veriyor.
![]() |
Tom Hardy |
Filmin ikinci yarısı bütün sorulara cevap oluyor fakat öncesinde insanda bilgi açlığı yaratıyor. Filmin güzelliğinin bu olduğunu düşünüyorum. Gelenekselleşmiş filmlerde birden fazla karakteri gördüğümüz için aynı olayı farklı açılarda yaşıyoruz. Locke sadece arabanın içinde bize Ivan’ın tepkilerini ve yaşadıklarını gösteriyor. Bu sayede bir tek ona odaklanıp, karakterin duygularını daha içten bir şekilde yaşayabiliyoruz.
Tom Hardy oyunculuğunu Warrior, Lawless ve The Dark Night Rises gibi filmlerle çoktan kanıtlamış olsa da, film boyunca karakteri kendisine katması beni büyüledi. Fakat o sakinliği sinema salonundaki izleyiciye işkence yaşatıyor. Filmin bazı sahnelerinde karakterin duygularının olup olmadığını sorguladım. Bir insanın bu kadar duygularına hükmedebilmesi bana gerçekçi gelmedi.
Sonuç olarak, 12 Angry Men, Tape, The Man From Earth gibi tek mekan filmlerini seven insanlar için mükemmel bir seçim. Fazla beklenti barındırmadan 85 dakika boyunca tek seferlik eylemlerin hayatı nasıl değiştirdiğine şait olabilirsiniz. Belirtmeliyim ki bu film sizi gülümsetmeyecek, rahatlatmayacak. Gerçekleri yüzünüze çarpacak. En başta söylediğim gibi bu film, ne yapıldığını değil ne yapılması gerektiğini bizlere gösteriyor
Deniz Yazgan
Yorumlar
Yorum Gönder