Pek Yakında - 2


Filmin süresi: 134 dakika
Yönetmen: Cem Yılmaz
Oyuncular: Cem Yılmaz, Zafer Algöz, Özkan Uğur, Tülin Özen
Filmegitmedenönce (Cem): 7.9
Imdb: 9.0
Fragman sayfanın altındadır


Pek Yakında vizyonda. En son stand up şovuyla beyaz perdede seyircilerle buluşan Cem Yılmaz bu sefer sıcak ve original bir filmle karşımızda. Zaten Cem Yılmaz’ın yaptığı her şeyi izleyen bir seyirci kitlesi olduğu için size sürekli filme gitmeniz gerektiğini söylemeyeceğiz. Zaten gideceğinizi düşünüyoruz. Tabii bu filmin diğer Cem Yılmaz filmlerine göre biraz daha küçük bir kitleye hitap ettiğini belirtmekte de fayda var. Sürekli küfürlü espri beklemeye gerek yok.

Film korsan dvd satıcısı Zafer Hakkında. Ama o sıradan bir dvd satıcısı değil, en afillilerinden. Cem Yılmaz’ın oynadığı Zafer karısıyla yaşadığı problemlerden dolayı işi bırakıp kendine çeki düzen vermeye çalışıyor. Bu sırada kalan parasıyla, bir köşede unutulmuş bir senaryonun filmini çekip karısını etkilemeye karar veriyor.

Türk sinemasının 100. yılında çıkan bu film geçmişe bir saygı duruşu gibi aynı zamanda. Çok akıllı bir adam olan Cem Yılmaz, Türk sinemasına olan sevgisini insanı rahatsız etmeden çok iyi bir şekilde veriyor. Eşkiya’nın final sahnesinin çekimiyle başlayan film günümüzde devam ediyor. Yavuz Turgul’dan izler görülüyor film boyunca. Kenarda kalmış senaryonun yazarı Ahben’in hikayesi Aşk Filmlerinin Unutulmaz Yönetmeninden etkilenmiş duruyor. Zaten Türk sinemasına saygı duruşu olarak yapılan filmde Gulyabani’yi, Hafize Ana’nın Zilini veya Şener Şen’in Hababam sınıfındaki eşofman takımını görmek mümkün.

Pek Yakında, Türk sinemasında referansları şu ana kadar en iyi kullanan film olabilir. Tabii referansları anlayıp bunu büyük bir artı olarak görenler olacağı gibi, referansları anlamayıp bunu büyük bir eksi gibi gören insanlar da olabilir. Veya referansalar ilgilerini çekmeyedebilir. Biz izlerken artı olarak gördük. Ayrıca bir korsan dvd satıcısının hayatını konu almak da gerçekten çok içten ve akıllıca bir hamle. Karakterle empati kurulması oldukça kolay. Ayrıca filmin bir bölümünde Cem Yılmaz’ın süperkahraman kimliğine bürünmesi oldukça ilginç olmuş. Böylelikle Zafer, Spider-Man’in problemlerini günlük hayatta yaşıyor.

Karakterle empati kurulması kolay demişken karakterleri canlandıran oyunculardan da söz etmekte fayda var. Cem Yılmaz yine Cem Yılmazlığını yaparken diğer oyuncularda etrafındaki karakterleri oldukça iyi canlandırıyorlar. Zaten kadro sağlam. Burda herkesten teker teker söz edemeyeceğiz ancak başta gereksiz bir karakter gibi duran Çağlar Çorumcu film ilerledikçe parlıyor.

Film yerine geldiğinde dramatik olmasını biliyor ve komik olduğu zamanlarda da yeşilçam sıcaklığını taşımaya devam ediyor. Gora veya Yahşi Batı gibi sürekli espiriler üzerine kurulu değil tabii. Bu tarz bir şey beklememek gerek. Yine de film size güldürmeye başladığında durması zor oluyor. Özellikle bir hastene bölümü var, insan gülerken öbür espriyi kaçırıyor. İzleyince ne dediğimi anlarsınız. Ek olarak ‘’Avatar’da bir ağaç var’’ repliği gerçekten çok güldürdü. Yine de stand up gibi sürekli espri bekleyenler hayal kırıklığıyla ayrılabilir.

Cem Yılmaz, seyirciyi çekmeyi biliyor. Genelde sektördeki insanların en çok düşündüğü şey bu. Pek düşünmedikleri şey ise seyirciyi sinemaya getirdikten sonra sunucakları şeyin değeri. Cem Yılmaz seyircisine aptal muamelesi yapmayarak ortaya iyi bir iş çıkartıyor. Örneğin Zafer’in çocuğunun doğum gününden bir kare Cem Yılmaz’ın sadece komik şeyleri gözlemlemediğini ortaya çıkarıyor. Yılmaz bu karede telefona bağımlılık ve anı yaşama çatışmasını çok iyi sergiliyor. Karede Zafer’in çocuğunun doğumgünü sırasında  çocuğun etrafına toplanıp fotoğrafını çekerken bağıran çağıran insanların yanında onları izleyen bir Cem Yılmaz var. Bu filmin komik anlarının dışında etkileyici olan ve iyi tespit sunan bir sahneydi.
                                                                                                     

Özetlemek gerekirse Cem Yılmaz’ın yeni filmi Türk sinemasının sevenleri ve takipçileri tarafından beğenilecektir gibi duruyor. Zaten ortada yeşilçama çok büyük bir saygı var. Türünden dolayı esprisi miktarı Gora ve benzer filmlere göre bir doz düşük ancak bu bizim için gene problem olmadı; Filmde oldukça güldük ve yeşilçam sıcaklığını hissettik. Pek Yakında’ya zaten gittiğinizi veya gideceğinizi düşündüğümüz için gitmeniz gerek yazmayacağız. Pek Yakında’nın gişe de bir problemi olmaz heralde. Ancak hala kararsızsanız filme bir bakmak da fayda var. Çünkü beğenilse de beğenilmese de uzun süre sohbetlerin konusu olacak bu içten ve komik film.








Yorumlar