
Vizyon Tarihi: 27 Şubat 2015
Süresi: 119 dakika
Yönetmen: Alejandro González Iñárritu
Oyuncular: Michael Keaton, Zach Galifianakis, Edward Norton
Imdb: 8.2
Rottentomatoes: %92
Filmegitmedenonce: 9.0
Fragman sayfanın altındadır.
Yazan: Cem Başak
**Filmi internetten izleyip, beğenmedikten sonra yorum yapanlara bir yazı, incelemenin altındadır.
2014'de iki tane özel ve pek görülmeyen film vardı. Bunlardan biri 12 yılda çekilen Boyhood, diğeri ise izlerken tek planda çekilmiş gibi hissettiren Birdman'di. Bu filmlerden ilki ülkemizde vizyona girmedi. Birdman ise Şubat'ın 27'sinde vizyona giriyor ama zaten neredeyse bütün izleyici kitlesi filmi gördü.
Filmi gerçekten harika buldum. Eskiden Birdman adlı bir süper-kahramanı canlandıran Riggan'ın New York'da bir oyun çıkarmasını anlatıyor film. Ayrıca Riggan'ı canlandıran Michael Keaton da eskiden Batman olduğu için oyuncu ve oynadığı karakter birbirine benzetilebilir. Tabii ki filmde bundan çok daha fazlası var.
Birdman tek plan olma özelliğiyle konuşuluyor. Ve evet, film gerçekten bir rüya gibi hissettiriyor. Buna değineceğiz, peki film tek plan olmasının dışında nasıl? Açıkçası ben bir eksiğini bulamıyorum. Öncelikle, içinde bulundurduğu insanın unutulmama isteği, ölüm korkusu, kendini kanıtlamaya çalışma çabaları, gişe filmleri ve bağımsız filmlerini karşılaştırılması, eleştirmenler hakkındaki görüşler ve insanların birbirleriyle olan etkileşimleri inanılmaz doğru gözlemlerle çok güzel bir şekilde işlenmiş. Her karakterin ayrı bir sesi ve ayrı ayrı problemleri var ve empati kurabiliyorsunuz. Film bir Hollywood starının oyun çıkarmaya çalışmasını anlatıyor yaptığı gözlemler sayesinde her insan kendisinden bir şey bulabilir. Bu problemler de filmin biraz önce saydığımız konuları aktarmada da yardımcı oluyor.
Emma Stone baba problemi olan sorunlu bir kız, Michael Keaton kendini tiyatroda kanıtlamaya çalışan ancak tiyatro camiası tarafından hor görülen bir Hollywood starı, Edward Norton sahne dışında kendini özgür hissetmeyen bir tiyatrocu, Lindsay Duncan da her şeyi etiketleyen ancak sanat üretmeyen acımasız eleştirmen... Filmin başında bütün karakterlerin buna benzer özellikleri var. Ayrıca filmde en son eksi olarak düşünebileceğiniz bölüm de oyunculuklar. İstisnasız herkes çok güçlü performanslar sergiliyor. Edward Norton'ı beğenirim ama uzun süredir bu kadar iyi görmemiştim. Emma Stone da kariyerinin en iyi performanslarından birini sergiliyor. Michael Keaton'a gelirsek, adam filmi sırtlıyor. Oscar alır mı bilinmez ama bu rolle unutulmayacağı kesin.
Birdman inanılmaz derecede orijinal bir fikirle çekilmiş. Normalde bazı sahneler tek plan olduğunda havalı bulunur. Ancak bu sefer bütün film tek plan. Birdman yapılmasaydı çoğu insan farklı yerlerde geçen ancak zamanı da yayan bir filmin tek plan çekilmesinin imkansız olduğunu söylerdi. Sahneler değişirken siz de karakterlerle beraber yol alıyorsunuz. Tabii ki bazı birleştirme yerlerini anlıyorsunuz ama bu önemli değil. Bu, son derece zor uğraş öylesine olmadığını kanıtlıyor. Çünkü sürrealizm içeren filmi izlerken üstüne bir de rüya da gibi hissediyorsunuz. Olayların hep içindesiniz. Ayrıca bir düşünün, bazen 15-20 dakika boyunca hiç durmadan çekim yapıyorlar. Bir oyuncu o sırada hayatının performansını da verse, sette olacak bir hata bütün bunları yok edebilir. Bu yüzden tek plan hissini vermenin ne kadar zor bir şey olduğunu bir daha düşünün. Ek olarak film, tek plan ama kötü olabilirdi. Böyle olmaması ise yapılan işin tekrarlanmasının neredeyse imkansız olduğunu gösteriyor.

Daha daha ciddi işler yapan yönetmen Innaritu bu sefer güldürmeyi beceriyor ve eğlenceli bir iş ortaya koyuyor (Birdman tabii ciddi bir film). Ayrıca, Birdman'in sinemada izlenmesi taraftarıyım. Gravity için de aynı şey geçerliydi. Filmi sinema izleyip beğenmeyenler oldu ama evde izleyip beğenen olduğunu hiç zannetmiyorum. Birdman'in görüntü yönetmeni Gravity'den tanıdığımız Emmanuel Lubezki. Geçen sene Gravity'yle Oscar'ı kazanan Lubezki bu sene de almazsa gerçekten inanılmaz bir sürpriz olur, adam işi biliyor.
Yazıyı bitirmeden önce filmde bulunan eleştirmenler hakkındaki bölümü de çok beğendiğimi söylemek istiyorum. Sitemizin başlığında 'film eleştirileri' yazıyor. Aslında bu yazıyı yazmama rağmen ben de çoğu zaman eleştirmenlerin fazla ukala olduğunu ve bazen kendilerini normal seyirciden soyutladığını düşünüyorum. Aynısını belki de bu sitede biz de yapıyoruz ama size en azından bunu yapmamaya çalıştığımızı söyleyebilirim. Filmde yönetmenin bakış açısından eleştirmenleri görüyoruz. Eleştirmenlerin hep etiketleme yaptığı ve bulunan sanat hakkında pek bir yorum yapmadığı söyleniyor. Bence bu da doğru. Film eleştirilmek için değil eğlenmek veya bir şeyler çıkarmak için izlenmeli.
Kısacası: Birdman'i izleyin.
Filmi internette izleyip eleştirenler üzerine
Filmi anlatmadan önce biraz da Birdman'i vizyona girmeden, sırf bütün Oscar adayı filmleri izlemiş olduğunu bir sosyal medyada yazmak için izleyenlere bir iki sözüm var. Evet, internetten film izlemek gayet doğal, çünkü hepimizin oldukça beklediği filmler var. Herkes filmleri vizyona girmeden izliyor veya korsan DVD'sini satın alıyor. Bu olabilir bir şey. Ancak son zamanlarda sadece Oscar'a aday olan filmleri izleyip, hemen yorum yapmanın ve filmleri karşılaştırmanın havalı olduğunu zannedenler var. Tabii ki filmler için herkesin fikri farklı olabilir. Yine de bunu size üzülerek söylüyorum ama yapılanlar zannedildiği kadar havalı değil. En önemlisi böyle yaparak önemli bir film manyağı veya 'sinefil' olunmuyor.

Yorumlar
Yorum Gönder